yukarı çıkalım mı?

2 Kasım 2019 Cumartesi

Film mi Dedin?




Kıskanç 2017 

 


Film,  Dram-Komedi türünde Fransa yapımı..

Orta yaş sonrası eşinden boşandığı için yalnızlık kervanında daha fazla kalamayıp ruhsal açıdan büyük travmalar geçiren ve bunu çevresindekilere yansıtmaktan gocunmayan bir öğretmen.. İnsan yalnızlıktan ne yapacağını bilemez ve çevresindekilere ister istemez zarar vermeye başlarsa bir yerden sonra önlem almak gerekir. Kıskançlık konusunu gayet güzel işlediklerini düşündüğüm, eğlenceli ve günümüz gerçeklerini yüze çarpan bir film..

29 Ekim 2019 Salı

Savaşıyoruz



Bir an gelir ve her şeyin aslında göründüğü gibi olmadığının farkına varırım diye söylendim durdum. Kabullenişin zorluğunun farkında oluşum inatla kenetlenmiş bedenime. Mümkünatı muallaktan daha uzak bir diyarın koynunda zincirlenmiş bir gemiyi ömrüme yük etmeye hiç niyetlenmemeliydim. Ve bu niyetin diyetini ödemiş olduğum su götürmez bir gerçek. Aynadan kaçırdığım bakışlarımı artık sabit tutup, bu niyetimden  arınmak için incinmiş ruhumu onarmalı kaderim.  

Hayatın içinden sağ çıkamayacaksam bile güneşe dönmeli yüzüm. Üzerime serptikleri ölü toprağını itip, kaderin avucuma döktüklerinden daha fazlası için savaşım sürmeli. Siyah ve beyazdan ötesine .. renklerin dünyasına yer vermeliyim artık. Duvarlarımda zarif kokulu çiçekler salınmalı, gölgeleri esir alıp yeni bir dünya yaratmalı.

inci~göçebe


7 Eylül 2019 Cumartesi

Okuma Listesi



 Ağustos Ayında Okuduklarım 
Kirpinin Zarafeti-Muriel Barbery 

Kitap, blogger arkadaşım olan Dilekçe tarafından hediye edilmişti.Kitapta üç ana karakter var.
 Kapıcılık işi ile geçinen Renee Michel, oldukça farklı bir kişiliğe sahip. Göz önündeki hayatında sıradan bir kapıcı. Sanat, felsefe, sinema konusunda engin bilgilerini, izlememesine rağmen sürekli açık kalan televizyon vasıtasıyla tüm apartman sakinlerinden saklamayı başarıyor. 


Paloma Josse.. İntihara meyilli 12 yaşında akıllı ve zeki bir kız. İçinde bulunduğu durumların analizini aktardığı bir günlük yazıyor. Ve son olarak bu iki karakterin yaşadığı binaya taşınan Japon asıllı Ozu ile üç karakterin hayatındaki kesişme ile güzel bir dostluk kurulmuş oluyor. Felsefe, sanat, sınıf farklılıkları üzerine okuması oldukça keyifli bir kitap..

22 Ağustos 2019 Perşembe

Pirana Saldırısı






Sabahın erken saatleri,gökyüzü maviliğinin içinde yüzerken sırt üstü, gökyüzüne usulca bakıyorum. Güneş öylesine sinsi bir sırıtışla göz kırpıyor ki gözlerim kamaşıyor. Kapatıyorum gözlerimi, suyun kulaklarıma hücum etmesine izin veriyorum. Tuzun iştah açan kokusunu tüm duyularımla hissedebiliyorum.  Bu huzurun adresine tek gidişlik bilet alıp geri dönmemek için neler vermezdim. Maviyi seviyorum, huzuru onda bulduğum için mi bana umudu anımsattığı için mi emin değilim. 

2 Ağustos 2019 Cuma

Yenik Zaman





Bir süredir yazmak isteyip yazacaklarımı bir bir ipe dizip, kurutuyorum. Hayatımın en ücra köşesine asıyorum sonra. İmlası pek mühim olmayan yanlışların girdabına yem ederim diye bekletiyorum. 

Günün aydınlanması için nemli bir yaz sıcağının arayışındaydım kaç zamandır. Tadını çıkarıyorum şimdi güneşin.Tenimin yavaş yavaş kavrulmasından sonraki oluşacak lekelenmeler için de öyle derin korkularım kalmadı gibi. Limon soda çözer her şeyi. Çözümsüz ne var ki?

15 Temmuz 2019 Pazartesi

Siyah Beyaz Aşk




Eski bir tanıdık, eski bir sohbet.. Seksen yaşlarında huysuz, kırmızı, buruk N. teyze, rahmetli eşiyle olan anılarından bir kesit gibi duran gümüş çerçevedeki fotoğrafı gösterdi. En az anlatılan anı kadar eski model bir Woswos.. En siyah beyazından, gümüş çerçeve içerisinde altın bir anı olarak yerini almış. Evin en ışık alan yerinde olması da anıya ayrı bir güzellik katmıyor değil.. Şoför mahallinde yarım olarak aralanmış kapının arasında beyaz gömlekli, geniş paça kumaş pantolonlu, kunduralı, saçları limonla şekillendirilmiş yüz hatları geniş ve kemikli gözlükleriyle fotoğraf makinesine bakan bir yakışıklı.. Sanki her an canlanıp, gözlüklerini çıkarıp arabaya binip gidecek bir hali var.. Öylece bakakalıyorum. Bu zamana kadar gördüğüm siyah beyaz fotoğraflardan oldukça farklı olduğunu söylüyorum N, teyzeye.. O günlerde Almanya'da oldukça kaliteli sayılabilecek bir fotoğraf makinesiyle çektiğini  ve bundan dolayı güzel ve kaliteli bir fotoğraf olduğunu söyledi. Tabi bu detayları verirken fotoğraf makinesinin markasını da söylemişti ama ben de çok genç değilim şimdi, aklımdan çıkıvermiş..

27 Haziran 2019 Perşembe

Haziran Oyunu




Haziran ayının nizami kuralı balkonun temizlenmesi, kuşlarla iç içe yaşamayı öğrenmek, küçük bir saksıda soğan yetiştirmek ve ahenkli sokak lambalarıyla geceyi ona teslim etmek. Küçük bir film de  görünebilir  kadrajda. Konusu pek ilgi çekici olmasa bile sessizliğin büyülü tılsımını kırmak,  rastgele  Arap harfleriyle yazılmış kağıtlarla som altından değerli hissi veren sulardan pek bir kıymetli. Geceyi dinlemenin huzuru ile masada unutulmuş bir güneş gözlüğü. Bazı nesneler zamanla hayatımızda neden var olduğunu anlamadığımız insanlar gibi değersizleşiyor gözümde. Gecenin güneş gözlüğüne ihtiyacı olduğu vakit bunu tekrar konuşabiliriz.

Sıradanlığı, basitliği ve sığ olanı arıyorum çoğu vakit. Yorucu geçen onca senenin ardından durup düşünce çarkından geriye kalan sağlam parçaları inceleyince, bazen iyi ki de diyebiliyorum. İyi kilerin ardında düş kırıkları, acılar, sevinç, özlem bile birikmiş olsa, kapı önüne yığılmış kar misali kürüyüp yeni kapılara ihtiyaç duymamak en iyisi. Her sorun ardında yeni kapı arayanlara kalpleri doğru yolu gösterir umarım. Kaçışların acıları dindirdiği masalına  inanmak istiyorlarsa, bu masalı ömürlerinin sonuna kadar okuyabilirler.

22 Haziran 2019 Cumartesi

Nereye Gidiyor Bu Kadınlar




Sporla aramın barışık olması adına zaman zaman stadyum çevresindeki parkurda yürüyüş yapıyorum. Gündüz müsait olmadığım için ve bu aralar da hava sıcak olunca malum alarak geceye kalıyor yürüyüşlerim. Öyle yanımda birisi olsun, onunla beraber yürürüm diyen birisi de olmadım hiç. Yalnız yürüyüşlerin ayrı bir hissi vardır. Tabi müzikle beraber ayrılmaz ikililer diyebilirim. 

Evimden çıkıp stadyuma kadar yürüyorum, saat kaç olursa olsun pek de umursamıyorum. Daha sonra stadyum çevresinde kendime belirlediğim hedef doğrultusunda yürüyüşüme devam ediyorum. Gece vakti de olsa kimi zaman yalnız olmadığımın, birkaç kişinin  koştuğunu ya da yürüyüş yaptığını görebiliyorum.  Stadyum ortamı her ne kadar yeterince aydınlatılmamış olsa da kimsenin endişelendiğini, herhangi bir sorun ya da kendisine zarar geleceğini düşünmüyor olmalılar. Aynı ben gibi.. Bu konuda her şey yolunda gibi. Tek fark, koşu yapan ya da yürüyüş yapanların hepsinin de erkek olması! Kadınlar nerede, evlerinde mi?

16 Mayıs 2019 Perşembe

Uykusuz Yolcu




Kısa yolculukların iyileştirici bir yanı var muhakkak. Issız bir otobanda yol alan otobüs camından bakıyorum. Karanlığın pusu kurmuş yırtıcıları birbirlerini avlarken hayatım adına aldığım, alacağım planları gözden geçiriyorum. Planların sonuçlarının başka planlara yelken açacağını bilsem de sorun değil. Böyle durumlarda küçük bir gülümseyiş bir de tuz lambası ışığı günümü iyileştirmekten fazlasına muktedir.

Bugün baktığım tarot falı ne hikmetse çıktı. Kupa yedilisi artık daha dikkatli olmak konusunda uyarmıştı .Fallara inanmamam gerektiğini birçok insan söylemiş olsa bile.. Tamam kahve falları son buldu lakin tarota engel olamıyorum. Kartların büyülü dünyası beni başka aleme taşır gibi. Bitmek bilmeyen sevdamın en büyük nedeni de bu.

31 Mart 2019 Pazar

Stilettolu Kız




Mart ayıyla baharın gelişini gösterişli bir sunumla gözler önüne seren bir sürü çiçek açmış ağaç.. Tüm ihtişamıyla huzur sebebi. Hatta o güzelim çiçek açmış ağaç dalları bahçe duvarlarından sarkmışken nefsime yenik düşüp kayısı ağacından bir dal araklayıverdim. Henüz tomurcuk halindeydi. Belki günün ilk ışıklarıyla aldığı can suyunun da etkisiyle bir bir çiçekleri gün yüzüne kavuşacaktı. Tutup eve getirdiğim tomurcuklu dal iki gün sonra baktığımda çoktan çiçeklerini açmış ve kurumuştu. Açacak bir çiçeği durdurmak ne kadar mümkün değilse, solacak bir çiçeği de durdurmak o denli güçmüş.

24 Mart 2019 Pazar

Kalk Gidelim




Yastığın başucundaki minik defterin uykuları kaçırması pek uzak zamana kalmayacağı belliydi. Sayfalarına düşen notların tarih aralıkları epey açık. Bir var bin yok. Düzensizlik etkileyici bir yaşam felsefesi olmasa da sürdürülebilen bir gerçek. Her şey yeniden başlıyor. On -üç- mart ...Gecenin lisanını çözmek için İzmir semalarından ellerini uzatan bir dostun varlığı yükü kuş tüyünden farksız kılıyor. Dökülüyor bir bir anlatılamayanlar.

8 Ocak 2019 Salı

Peki Ya Kumral Adam?



Yetişmem gereken bir yer ve yetiştirmem gereken işlerin altında fazla yükten iki büklüm olmuş bir vaziyette koşar adımlarla yol alıyorum. Geceden iki üç tel attıran kar sabaha kadar aralıksız devam etmiş ve ummadığım şekilde tutmuş olması bir hayli heyecanlandırdı ama şimdi alınması gereken daha önemli kararlar varken, sevincimi erteliyorum.